Sonun başlangıcı mı?
2 Ekim’deki açıklama kısa ve öz oldu; Ukrayna ordusu komutanlığı ‘Yüksek komuta, personeli korumak ve daha ileri eylemler için pozisyon almak amacıyla birimleri Wuhledar'dan çekmek için bir manevra yapma izni verdi‘ dedi. Açık bir ifadeyle Wuhledar şehri Rus ordusuna verildi. 3 Ekim'de de Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy daha net söyledi; ‘Uygun silahlar olmadan Rusya Federasyonu'nu durduramayız.‘
Savaşlar zafer arayışıyla başlar. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy de 4 Ekim'de Sumi bölgesinde cepheye yakın bir ziyaret sırasında ‘zafer planını‘ tanıttı. ‘Plan, Rusya'yı diplomatik kanallar aracılığıyla savaşı bitirmeye zorlamak. Bunun için ülkenin Moskova'yı müzakere masasına zorlayacak güçlü bir pozisyona ihtiyacı var‘ dedi. Aslında Zelenskiy zaten birkaç kez ‘zafer planı‘ndan bahsetmişti.
Geçtiğimiz ay ABD'ye yaptığı ziyarette de bunu hem Başkan Joe Biden'a hem de iki başkan adayı Kamala Harris ve Donald Trump'a sunmuştu. Ancak planın ayrıntıları yayınlanmadı; tam içeriği bilinmiyor. Kesin olan şey, bunun Ukrayna'nın savaşa son verme fikriyle ilgili olduğu. Ancak açık olan şu ki, Batılı müttefiklerin Rusya'nın hinterlandındaki askeri hedeflere saldırmak için uzun menzilli silahlar istiyor.
Zelenskiy 12 Ekim'de ‘Zafer Planı‘nı bir kez daha sunmak istiyor. Ramstein temas grubunun, ABD’nin Almanya’daki Ramstein Hava Üssü’nde yapacağı toplantıda sunacağını duyurdu. Planın savaşın sona erdirilmesine yönelik açık ve somut adımlar içerdiği söyleniyor. ABD Başkanı Joe Biden'ın Ramstein Üssü'ndeki toplantıya katılması bekleniyor. Toplantıda Kiev'i destekleyen 50'den fazla ülkenin çabası koordine edilecek.
Savaş yaklaşık bin gündür devam ediyor. Ukrayna’ya Batı desteği azaldı. Ukrayna sonsuz bir savaşı kaldıramaz. Rusya’nın ele geçirdiği toprakları geri almaya kararlı olsa da, ne yazık ki bunu yapacak insan gücü, silah ve batı desteğinden yoksun. Savaşın ekonomik ve demografik sonuçlarının yıkıcı bir etkisi var. Ne kadar uzun sürerse, bu sonuçlar o kadar kötü olacak. Sadece Ukrayna’nın kendisi değil, destekçileri de yavaş yavaş ve neredeyse fark edilmeden gerçek anlamda zafer arayışından vazgeçiyor sanırım.
Ukrayna, yıl boyunca doğu Donbas bölgesindeki bir dizi şehir, kasaba ve köyü Rusya'ya kaybetti; Genellikle aylarca süren zorlu çatışmaların ardından birliklerini geri çekti. Son olarak, güneydoğudaki Ukrayna savunmasının temel taşı olan yüksek bir arazide konumlanmış bir maden kasabası olan Vuhledar'dan çekildi. Bazı askeri gözlemcilere göre, bu Rusya’nın savaş alanında kesin bir üstünlük elde ettiği son oyunun başlangıcının işareti gibi görünüyor.
Siyasi analistlere bakıyorum. Savaşın nihai olarak müzakereler yoluyla çözülmesi pek mümkün görünmüyor sanırım. Çünkü Ukrayna, topraklarında kalıcı bir Rus askeri varlığını kabul etmiyor/etmeyecek ve zaten kabul edemez. Rusya da Kırım ve Donbas üzerinde kontrol sahibi olmaktan fazlasını isteyecek/istiyor. Analistlere göre, ‘Daha ziyade, son aşama muhtemelen üzerinde gevşek bir şekilde mutabakata varılan bir dizi kurallar olacak‘
İngiliz Financial Times haftasonu baskısında ‘Ukrayna, NATO üyeliği ve Batı Almanya modeli‘ başlıklı yorumunda ‘Ukrayna savaş hedeflerini küçülttü‘ diyor ve ‘Batılı diplomatlar ve giderek artan bir şekilde Ukraynalı yetkililer, anlamlı güvenlik garantilerinin, Rusya'nın fiili olarak, ancak de jure olarak (hukuken) değil, şu anda işgal ettiği Ukrayna topraklarının tamamı veya bir kısmı üzerinde kontrol sahibi olduğu müzakereli bir çözümün temelini oluşturabileceği görüşündeler‘ diye devam ediyor.
Yorumda ‘Ukrayna'nın hızlı NATO üyeliğine, Alman şansölyesi Olaf Scholz kesinlikle karşı çıkıyor. ABD'de Biden yönetimi Kiev'in üyeliğini hızlandırma konusunda taviz vermiyor. Kamala Harris bunu farklı şekilde mi ele alacak? Trump’ın savaşı sona erdirmek için önerdiği "anlaşmanın" bir parçası Batı Almanya modeli mi? Zelenskiy bunu halkına anlatabilir mi?‘ deniliyor. Sonuçta ‘Batının Ukrayna'nın galip gelmesi için bir stratejisi olmadığı aşikar‘ diyor. Gelişmeler Ukrayna için ‘sonun başlangıcı‘nı mı gösteriyor acaba?